Sevgili okurlarım,
Bugün sizler için hazırladığım bu yazıda,
sizleri keratokonus hakkında bilgilendirmeye ve kafanızdaki soru işaretlerini
aydınlatmaya çalışacağım. En etkili biçimde bunu sağlayabilmek için de, bu
bilgilendirmeyi düz yazı yerine
soru-cevap formatında yazmayı uygun gördüm. Böylelikle konunun siz değerli
okurlarım tarafından daha iyi anlaşılacağına inanıyorum. Çünkü, burada sizinle
paylaşacağım sorular, klinikte yıllardır hastalarımızın bizlere yönelttiği
soruları da kapsamaktadır.
Buradaki bilgilendirmeye rağmen kafanıza
takılan sorularınız olursa, gerek mail adresimden (drkorayg@hotmail.com) gerekse bu yazının altındaki ‘yorum ekle’ bölümünden sorularınızı
ve yorumlarınızı tarafıma iletebilirsiniz.
Herkese keyif dolu ve sağlıklı bir gün diliyorum...
Keratokonus nedir?
Keratokonus bir kornea hastalığı olduğu için öncelikle korneayı kısaca tarif ederek bu soruyu yanıtlamaya başlayalım.
Keratokonus bir kornea hastalığı olduğu için öncelikle korneayı kısaca tarif ederek bu soruyu yanıtlamaya başlayalım.
Kornea göz küremizin en önde bulunan saydam
tabakasıdır. Etraftaki cisimleri görmemizde korneanın rolü oldukça önemlidir.
Bu nedenle korneamızın sağlıklı bir işlev görebilmesi için, saydam ve düzgün
bir şekilde olması gerekmektedir. Dolayısıyla, korneanın gerek saydamlığının
bozulması, gerekse yapısında ve şeklinde meydana gelebilecek değişiklikler bizlerin
görme düzeyini ve kalitesini bozacaktır.
Keratokonus ise yukarıda önemini vurguladığımız korneanın, öne doğru
bombeliğinin artması (sivrileşmesi) ve aynı zamanda incelmesi ile karakterize
bir hastalıktır.
Keratokonus hangi
yaşlarda görülür?
Keratokonus genellikle ergenlik dönemi dediğimiz yaşlarda başlar. Ancak
hastalarımız doktora başvurmada geç kaldıklarından dolayı daha geç tanı
konulmaktadır. Ortalama olarak da en sık 20-40 yaşlarında tanı konulmaktadır.
Keratokonus
hastalığının belirtileri nelerdir?
Keratokonus hastalığının en önemli belirtisi düzensiz astigmatizmaya bağlı sürekli
değişim gösteren bulanık görmedir. Özellikle ileri evrelerde görme düzeyi ve
kalitesi oldukça düşmektedir. Çocukluğundan beri alerjisi olan, bu nedenle
sürekli gözünü ovalayan ve bulanık görme şikayeti olan kişilerin acilen bir göz
doktoruna gitmesi gereklidir. Göz muayenesini düzenli yaptıran ve gözlük
numarası her defasında değişen hastalarda da mutlaka keratokonustan
şüphelenilmeli ve ileri tetkikler yapılmalıdır.
Keratokonus ömür boyu
sürer mi? İlerleyici bir hastalık mıdır?
Keratokonus ömür boyu süren bir hastalıktır. Keratokonus özellikle bazı
durumlarda ve bazı hastalarda ciddi bir ilerleme gösterebilmektedir. Genel
bilgimiz ve tecrübemize göre de, bu ilerleme ortalama 30-40 yaşından sonra
durmakta ve bazı hastalarda gerileme dahi olabilmektedir.
Keratokonus
hastalığının nedenleri nelerdir?
Keratokonus
hastalığının nedeni ya da nedenleri günümüzde tam olarak ortaya konabilmiş
değildir. Ancak bu zamana kadar yapılmış çalışmalar ve kendi tecrübelerimiz
gösteriyor ki, ailesinde daha önceden keratokonus tanısı konmuş olan kişiler en
önemli risk grubunu oluşturmaktadır. Öyle ki, bazı bilimsel çalışmalarda korneanın
ana yapısını oluşturan kollajenlerde yapısal bozulmayı tetikleyen bazı genlerin
varlığı tespit edilmiştir.
Diğer şüpheli bir neden ise özellikle çocukluk
döneminde gözün sıkça ovalandığı alerjik göz hastalıklarının varlığıdır. Keratokonus
hastalarının büyük bir kısmına bakıldığında, çoğunda alerjik konjonktivit ve
gözü ovalama hikayesi mevcuttur. Dolayısıyla gözü ovalama hareketinin bu hastalığın
başlamasında tetik rolü yapabileceğini ve / veya hastalığın ilerlemesini
arttırabileceğini söylemek mümkündür.
Keratokonus hastalığı
ilerleme gösterirse ne olur?
Keratokonus hastalığının ilerlemesi ile
hastaların görme düzeyleri ve kalitesi düşmektedir. Kullanılan gözlük ya
da kontak lenslerin numaraları sürekli değişmektedir.
Öyle ki, ileri evre keratokonusta, hastalar kontak lens kullanamaz hale
gelebilmektedir.
Daha ileri olgularda ise, korneada hidrops adını verdiğimiz bir durum
ortaya çıkabilmektedir. Hidrops durumunda kornea bütünlüğü bozulmakta ve
korneada ödem ve sonucunda skar dokusu gelişmektedir. Bu durum hastalarda görme
düzeyinin daha da bozulmasına yol açmaktadır. Klinik olarak hafif olgularda,
doğru tedaviyle düzeltilebilen bu durum, çoğu olguda korneada kalıcı sekel
gelişimine sebep olmaktadır. Bu ileri olgularda ise tek tedavi yöntemi skar
dokulu korneanın alınarak yerine kadavradan sağlam kornea naklinin
yapılmasıdır.
İleri evre keratokonusta hidrops sonrası korneal skar gelişimi |
Keratokonus
hastalığının tedavi seçenekleri nelerdir?
Öncelikle hastalarımızda alerji ve gözü ovalama
hikayesi mevcut ise, gerekli tıbbi tedaviyi başlıyoruz ve hastalarımızı gözlerini ovalamamaları konusunda uyarıyoruz. Sonra görme düzeylerini ve kalitesini kontrol
ediyoruz.
Erken evre keratokonus hastalarında sadece
gözlük ya da yumuşak kontak lensler hastalarda yeterli görme düzeyini
sağlayabiliyor.
Daha ileri olgularda, gözlük ve yumuşak kontak
lensin yetmediği durumlarda ise daha özellikli kontak lensleri (sert gaz
geçirgen kontak lensler, yumuşak keratokonus kontak lensleri, hibrid lensler,
skleral lensler) hastalarımızda deniyoruz.
Kontak lensleri kullanamayan ve kornea
kalınlığı belirli bir düzeyin altına inmemiş hastalarda ise kornea içerisine
yerleştirilen halka tedavisi hastalarda görme düzeyini artırabilmektedir.
Bütün bunlara alternatif olarak, son yıllarda
göz içine, doğal lensin önüne ya da iris önüne yerleştirilebilen kişiye özel
lensler de görme düzeyinin arttırılmasında oldukça başarılı olmaktadır.
Yukarıda bahsedilen tedavi yöntemleri keratokonus hastalarında görme
düzeyini arttırmak için tercih edilen tedavi seçenekleridir. Burada
unutulmaması gereken bir nokta, keratokonus hastalığının bütün bu tedavi
yöntemlerine rağmen ilerleyebileceğinin unutulmamasıdır.
Keratokonus
hastalığının ilerlemesini durdurmak için ne yapılmalıdır?
Öncelikle düzenli takip. Keratokonus
hastalarının takipleri son derece düzenli bir şekilde yapılması gerekmektedir.
Risk durumlarına göre hastaların takip sıklığını hekimin ayarlaması
gerekmektedir.
İlerlemede ikinci önemli nokta, gözü ovalamamaktır.
Yapılan çalışmalar göstermektedir ki, gözü ovalamak bu hastalığın ilerlemesine
neden olabilmektedir.
Düzenli takip ve gözün ovalanmasının ortadan kaldırılmasına rağmen, keratokonus
hastalığında ilerlemesi (kötüleşmesi) devam eden, buna bağlı görme düzeyi
sürekli azalan ve kornea kalınlığı da sürekli olarak incelen hastalarda ise korneal
çapraz bağlama (Corneal Cross-linking) tedavisi mutlaka yapılmalıdır.
Korneal çapraz
bağlama (cross-linking) tedavisi hakkında kısaca bilgi verir misiniz?
Temel olarak korneal
çapraz bağlama tedavisi keratokonusun ilerlemesini durdurmak için yapılan bir
tedavi yöntemidir. Bu yöntemde Riboflavin göz damlası ve Ultraviyole
- A ışını kullanılmaktadır. Tedavi sonrasında korneadaki kollajen lifleri
arasındaki çapraz bağların sayısı artmaktadır. Kısacası, kornea mekanik olarak
daha sağlam bir yapıya kavuşmaktadır. Bu şekilde keratokonus hastalığının
ilerlemesi durdurulabilmektedir.
Bu tedavi yönteminde akıldan
çıkartılmaması gereken 2 nokta bulunmaktadır. Birincisi bu yöntem keratokonus
hastalığını tamamen ortadan kaldırmaya yönelik yapılan bir işlem değildir.
İkincisi ise bu yöntemin görme düzeyi üzerine direk etkisinin olmamasıdır.
İşlem sonrası hastanın yine yukarıda bahsedilen yöntemler ile görme düzeyinin
düzeltilmesi gerekmektedir.
Korneal çapraz bağlama
(cross-linking) tedavi sonuçları nasıldır?
Yapılan bilimsel çalışmalar ve klinik deneyimimiz göstermektedir ki,
korneal çapraz bağlama yöntemi keratokonusun ilerlemesinin durdurulmasında
oldukça başarılıdır. Öyle ki, hastaların büyük bir kısmında hastalıkta gerileme
dahi tespit edilebilmektedir.
Korneal çapraz
bağlama (cross-linking) ağrılı bir işlem midir?
İşlem öncesi anestetik damla damlatılarak gözünüz
hissiz bir hale getirildiğinden, işlemin kendisi ağrılı değildir. Hiçbir
aşamada bu anlamda sorun yaşamazsınız.
Bu noktada sizlere işlemin basamaklarını tarif
etmek istiyorum. Böylelikle, tedavi sırasında sizi nelerin beklediğini çok daha
iyi anlamış olacaksınız.
- İşlem öncesi bir seri damla damlatılarak gözde
uyuşma sağlanır.
- İşlemin yapılacağı sedyeye yatırıldıktan sonra
tedavi görecek gözünüzün etrafı steril hale getirilmek için düzgünce
temizlenir.
- Göz etrafına steril bir örtü serilir. İşlem sırasınca
ellerinizi bu sahaya ve örtüye dokundurmamanız gereklidir.
- Korneanın en dış tabakası (epitel) merkezde
kaldırılır. Kornea kalınlığı ölçülerek not edilir. Bu tabaka kaldırılmaz ise Riboflavin korneanın iç
katlarına geçmez, yeterli etki oluşmaz.
- Kaldırılma işlemi tamamlandıktan sonra 30 dakika boyunca her 2-5 dakikada iki damla % 0.1
Riboflavin solüsyonu damlatılır ve kornea Riboflavin solüsyonu ile doyurulur. Bu sırada
gözlerinizi hareket ettirmemeniz damlatılan solüsyonun etkinliği açısından
önemlidir.
- 30 dakika sonrasında kornea kalınlığı yeniden
kontrol edilir. Eğer kalınlık 400 mikrometre altındaysa, işleme hipotonik
Riboflavin solüsyonla devam edilir.
- Kornea kalınlığı 400 mikrometre üzerine
çıkarıldıktan sonra, 2. aşamaya, yani ışın tedavisine geçilir.
- Standard protokolde, daha
sonra 30 dakika süreyle korneaya UV-A ışın tedavisi uygulanır, bu sırada
korneaya her 2-5 dakikada iki damla Riboflavin solüsyonu damlatılmaya devam
edilir. Yeni çıkan cihazlarla bu süre 1, 3, 9 dakika olarak da ayarlanabilmektedir.
- Yeniden
kornea kalınlığı ölçülüp, göze tedavi amaçlı yumuşak kontak lens takıldıktan
sonra işlem sonlandırılır.
- Kornea yüzey tabakası kapanana kadar
hasta enfeksiyonlara duyarlı olduğu için antibiyotikli damlalar verilir, göz
kapatılmaz.
Korneal
çapraz bağlama (cross-linking) tedavisi sonrası nelere dikkat etmeliyiz?
Öncelikle şunu bilmelisiniz ki, işlemin kendisi ne kadar ağrısız olurlu
olsun, özellikle işlemin yapıldığı gün gözünüzde farklı derecelerde ağrı,
sulanma, kızarıklık, yanma ve batma şikayetleriniz olacaktır. Doktorunuzun
önerilerine harfiyen uymanız, size verilen ilaçlarınızı düzenli kullanmanız ve
gözünüzü temiz tutmanız başarılı bir sonuç açısından çok önemlidir.
Korneal çapraz
bağlama (cross-linking) tedavisi sonrası takipler ne sıklıkla olmalıdır?
Özellikle ilk 3-4 gün son derece önemlidir. Bu süre zarfında her gün ya da
gün aşırı kontrole gitmek komplikasyon gelişme riskini azaltmak açısından çok
önemlidir. 3 ya da 4 gün sonra, takılan kontak lens çıkartılır ve uygun tedavi
ile hastalar 1., 3., 6. ve 12. aylarda kontrole çağırılır.
Korneal çapraz
bağlama (cross-linking) tedavisinin sonucu ne zaman görülebilir?
Öncelikle şunu ifade etmem gerekir ki, bu tedavi sonrası özellikle ilk 1 ay
içerisinde gözünüzde bulanık görme olabilir. Sonraki dönemde ise bulanık görmeniz
giderek azalacaktır. Tam anlamıyla etkinin başlaması için en az 3-6 ay
beklemek gerekmektedir.
Korneal çapraz
bağlama (cross-linking) tedavisi sonrası kontak lense ne zaman başlanabilir?
Eğer hasta tedavi öncesi kontak lens kullanıyorsa, onu kullanmaya devam
edebilir. Ancak yeni bir lens denenecekse, en az 6 ay geçtikten ve korneada
stabilizasyon sağlandıktan sonra yeni kontak lens denenmelidir.
Hocam Öncelikle Bu Konuya yönelik verdiğiniz ilgiye teşekkür ederim.Hastalıkla ilgili genel bilgi ile birlikte bulunduğum durumu değerlendirme adınada yeterince bilgi sahibi oldum.
YanıtlaSil*Soruma gelicek olursak ;
' Ergen yaşlarda başlayan bu rahatsızlıkda yaş ortalaması 20-40 aralığında görülmekte.Bununla birlikte 20'Li yaşlarda Askeri görevin bulunduğunu,bu rahatsızlığı olan hastaların Askerlik Görevinden Muaf olup olmadığını muaf ise krıterlerini dile getirirseniz sevinirim. ' iLginiz için şimdiden teşekkür ederim...
Diyebilirim ki butun sitelerde arastirdim keratokonus hastakigini ama en detayli anlatimi sizin blogda buldum. Cok tesekkurler tek kelimeyle blogunuz muhtesem
YanıtlaSilHocam bn lazerle amrliyat oldum. Keratekonisten once ki görmemle şimdi ki gormem çok değişti. Şimdi biraz daha göremiyorum. Acaba gözlüğüm de mı sorun var
YanıtlaSilSizi muayene etmeden, bu veriler ışığında birşey söylemem doğru olmaz. Ancak cross-linking işlemi yapıldıktan sonra ilk 1 ayda görmede bozulma olması genellikle beklenilen bir etki. Daha sonra da 3-6 ay zarfında korneada yapısal bir değişiklik meydana gelmeye başlıyor ve gözlük kullanıyorsanız gözlüğün, lens kullanıyorsanız lensin numaraları değişebiliyor.
YanıtlaSilHocam crosslnking tedavi sonucun açıklama yapmışsınız ya hastalarn büyük kısmın da hastalıkta gerileme dahi tespit edilmektedir diye bilgi vermişsiniz ya yani gerileme derken
YanıtlaSilhocamız gerileme var derken hastalığınızın ilerlemeyi durdurup gerilemeye başladıgını yani gözünüzün iyileştiğini ifade etmiş...
SilKoray bey yaklaşık 3 buçuk sene önce sol gözümden banada cross-linking tedavisi yaptı ve gözüm hem ilerlemeyi durdurdu hemde geriletti durum böyle olunca 1 buçuk yıl öncede sağ gözüme yaptık ve çok memmun kaldım hocamız bu konuda gerçekten çok başarılı :) şu anda sol gözümde toris-k lensi sağ gözümdede normal kontaky lens kullanıyorum lenslerimdende çok memmunum sıksık kontrole gidiyorum her gittigimde iyi yorumlar alıyorum hocamızdan :) hem tedaviyi hemde lensi şiddetle tavsiye ediyorum tedaviden sonra ilk 6 ay bi değişiklik olmadı görmemde ama sonradan çok memun kaldım arkadaşlar :)
YanıtlaSilGözünüzdeki gerileme ne miktarda oldu? Kornea kalınlığınızın son değeri nedir? Lütfen bilgi verir misiniz?
SilBende yaklaşık 4 yıldır bu hastalıktan muzdaribim ne yazık ki. Benim doktorum Ankara'da olduğundan düzenli olarak gidemedim kontrollerime bu yüzden baya ilerledi hastalığım ve fark ediyorum artık. Hocam yukarıda vermiş olduğunuz bilgiler bende olan durumu biraz biraz açıkladı öncelikle teşekkürler ancak benim sorunum gittiğim doktor gözde kaymaya da sebebiyet verdiğini söyledi bu hastalığın ve bozulan gözümün göz kapağının da düştüğünü farkettim... Göz kayması normal mi hocam ? şimdiden teşekkürler .
YanıtlaSilMerhabalar yaklasik olarak 15 yillik keratakonus hastasiyim cross linking tedavisi halka tedavisini kabul etmeyen bir seviyedeyim yani akut dönem son adim kornea nakli ama istemiyorum suan 31 yasindayim ilerlemeyi mumkun oldugu kadar durdurabilmek icin neler yapabilirim
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim yapmış olduğunuz pozitif yorum için. Bu denli güzel tepkiler alınca mutlu oluyorum. tekrar çok teşekkür ederim.
YanıtlaSilMetin Bey, öncelikle çok geçmiş olsun. Korneaya naklini olabildiğince geciktirme konusunda çok haklısınız. Benim de tavsiyem, kesinlikle kornea naklini geciktirmek. İnşallah sizde de gerek kalmaz. Hastalığı durdurmak için şu anda yapılabilecek tek yöntem cross-linking. Onun dışındaki tüm işlemler hastalarımızın görmesini arttırmaya yönelik işlemler. Bir de gözünüzü kaşımayacaksınız. Gözü ovalamak hastalığı ilerletebilen önemli bir faktör.
YanıtlaSilMerhabalar Koray bey ben Eskişehirdeyim 29 yaşındayım.3 yıl önce keratokonos rahatsızlığımı öğrendim.ve sık sık kontrollerime gittim şuanda bana halkalardan bahsediyor doktorum.aynı zamanda kuzeniminde doktoru siz olduğunuzu öğrendim bu konuda çok başarılı olduğunuzu bloğunuzdanda anladım.doktorum çok fazla erteleme şansım olmadığını söyledi.sizinde fikrinizi almakla yetinmeyip kayseriye geleceğim.Koray bey ben lens kullanamam bu konuda gözde çok hassasım lensi illaki bu tedavilerde kullanmayımı öneriyorsunuz?
YanıtlaSilHocam ben karatakonus hastasıyım 2010 yılında kroslig ve lazer ameliyatı oldum ben görmekte zorlanıyorum yalnız halka tedavisi olmak istiyorum bunun için halka lensi bana görmeden ne kadar bi faydası olur
YanıtlaSilhocam keratakonus hastası olan ve sağ gozu kornea nakli olan sol gözüde nakillik durumda olan biri
YanıtlaSil1. engelli raporu alabılır mı ?
2.askerlik durumu ne olur ?
Hocam crosslinkg ameliyatı hamile iken uygulanır mi
YanıtlaSilHilal Hanım, hamileyken cross-linking yapılmasını önermiyoruz.
SilHovam ben 28 yaşındayım.Hocam benim iki göÜmde de bu hastalıktan var.iki sene önce crossing ameliyatı oldum.doktorum iki göÜmde de yüZde kırk görme kaybı olduğunu söyledi.bir yıldırda kontrole gidemedim.ama gözlüğü değiştirmem gerektiğini hissediyorum.siZce benim durumum askerlikten muaf olmam için yeterli mi?
YanıtlaSilAhmet Bey, bu veriler ile askerlikle ilgili bir yorum yapmam imkansız. Göz bebeğiniz büyütülerek bir muayene gerekir. O muayene sonrasında refraksiyon kusurunuzun ve keratokonusunuzun derecesi karar vermede önemli.
SilSlm hocam ben 5 ay önce sol gözümden crosling oldum bugün kontrole gittim gözümde çok fazla lekelenmeler oluşmuş bir damla önerdiler yanliz gebelik şüpem var dedim o zaman yapacak bir sey yok ilaçta kullanamazsin gözün böyle kalacak dediler çok bulanık görüyorum gercekten tedavisi yok mu birde neden leke oluştu güneş gözlüğü tak dediler sürekli takıyorum baska neden leke olusur simdiden tsk ederim
YanıtlaSilFatma Hanım, çok geçmiş olsun. Sizi detaylı muayene etmeden bu konu hakkında kesin yorum yapmam çok zor. Işın tedavisi sonrası korneada belli oranda bulanıklık oluyor ve zaman içinde geçiyor. Ama anladığım kadarıyla sizinki biraz daha farklı ve yoğun bir leke. Bu durumda da iyi bir uzman gözetiminde çok iyi tedavi edilmeniz lazım. Bazı damlalarla bu leke azaltılabilir. Güneş gözlüğü kesinlikle şart. UV ışınları bu lekeyi arttırabilir.
Silmerhabalar, bır gözümdeki kornea şişkinliğinin ilerlediği söylenerek bu teşhisi koydular , astıgmatlar yüzünden uygun lens bulmakta zorlanmanın yanı sıra sürekli enfeksiyona yakalanıp damlalarla yaşar oldum. CCl tedavısı konusunda tedirginim muayene olma sansım var mı? size nasıl ulaşabılırm?
YanıtlaSilSayın hocam ben bu operasyonu yaptrali sol gözüm 4 ay sağ ise 3 ay oldu sağ gözümün görmesi hala açılmadı bulanık ve tam net deil görme si acaba bu gözüm de ki operasyon hatalı mı veya sorun nedir bundan sonra nasıl bir yol izlemeliyim
YanıtlaSilSayın hocam ben bu operasyonu yaptrali sol gözüm 4 ay sağ ise 3 ay oldu sağ gözümün görmesi hala açılmadı bulanık ve tam net deil görme si acaba bu gözüm de ki operasyon hatalı mı veya sorun nedir bundan sonra nasıl bir yol izlemeliyim
YanıtlaSilHocam Öncelikle Merhaba, Verdiğiniz Bilgiler İçin Teşekkür Ederim. Ben Bir Buçuk Yıl Önce Keratokonus CLL Oldum 22 Yaşındayım Gözlerimin İkisininde %50 Gördüğünü Söyledi Doktorum , Askerlik Durumum Ne Olur Eğer Bu Konudada Bir Tecrübeniz Varsa ve Bizleri de Aydınlatırsanız Çok Mutlu Olurum Teşekkürler..
YanıtlaSilSelamun Aleyküm. hocam ben 1 hafta önce ışın tedavisi yöntemiyle ameliyat oldum.2 gün önce ameliyat sonrası takılan lensleri çıkardık.araştırma yaparken halka tedavisi vb. şeyler gördüm ve halka bazı forumlarda halka tedavisi olanların memnun kalmadıklarını yazdıklarını okudum.benim sol göz 3.71 sağ göz 1.71 di ameliyat öncesi. bu ameliyattan sonra eski halime dönsem yeter çünkü gözlük veya lens kullanmak istemiyorum görmeyi arttırmakta istemiyorum yeterki eski halime döneyim.bu yüzden sorum şu ki ''İlla gözlük veya lens kullanmam şart mı ve gözlük veya lens kullanmasam keratokonus ilerler mi?''
YanıtlaSil